Sağlık bakanlığına bağlı devlet hastanesinde Devlet memuru doktor olarak çalışmaktayım. Bazı isimler marka olarak ileride çok para etmektedir. Ben bazı isimleri kendi adıma marka olarak tescil ettirebilir miyim? Nasıl hareket etmeliyim? Teşekkür ederim.
38576 | 10.04.2018
657 sayılı Devlet Memurları Kanunun “Ticaret ve Diğer Kazanç Getirici Faaliyetlerde Bulunma Yasağı” başlıklı değişik 28 inci maddesinde “Memurlar Türk Ticaret Kanununa göre (Tacir) veya (Esnaf) sayılmalarını gerektirecek bir faaliyette bulunamaz, ticaret ve sanayi müesseselerinde görev alamaz, ticari mümessil veya ticari vekil veya kollektif şirketlerde ortak veya komandit şirkette komandite ortak olamazlar. (Görevli oldukları kurumların iştiraklerinde kurumlarını temsilen alacakları görevler hariç). Memurlar, mesleki faaliyette veya serbest meslek icrasında bulunmak üzere ofis, büro, muayenehane ve benzeri yerler açamaz; gerçek kişilere, özel hukuk tüzel kişilerine veya kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarına ait herhangi bir iş yerinde veya vakıf yükseköğretim kurumlarında çalışamaz.
Memurların üyesi oldukları yapı, kalkınma ve tüketim kooperatifleri, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ve kanunla kurulmuş yardım sandıklarının yönetim, denetim ve disiplin kurulları üyelikleri ile özel kanunlarda belirtilen görevler bu yasaklamanın dışındadır.
Eşleri, reşit olmayan veya mahcur olan çocukları, yasaklanan faaliyetlerde bulunan memurlar bu durumu 15 gün içinde bağlı oldukları kuruma bildirmekle yükümlüdürler,” hükmü yer almaktadır.
Devlet memurunun ticaret ve kazanç getirici faaliyetler yasaklanmış ve yapabileceği işler ve yasağın istisnaları belirtilmiştir. Devlet memurlarının özel kanunlarda belirtilen görevler ticaret ve diğer kazanç getirici faaliyetlerde bulunma yasağı kapsamı dışında tutulmuştur.
Anılan hükümde Devlet memurlarının memur iken yapabilecekleri işler sayılmıştır. Özel Kanun hükümleri saklı kalmak üzere kanunda belirtilen faaliyetler dışındaki faaliyetlerde bulunmaları mümkün değildir.
22/12/2016 tarihli ve 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu 10/1/2017 tarihli ve 29944 yayımlanarak yürürlüğe girmiş bulunmaktadır.
6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanununun 4 ‘üncü maddesi 1 inci fıkrasında “(1) Marka, bir teşebbüsün mallarının veya hizmetlerinin diğer teşebbüslerin mallarından veya hizmetlerinden ayırt edilmesini sağlaması ve marka sahibine sağlanan korumanın konusunun açık ve kesin olarak anlaşılmasını sağlayabilecek şekilde sicilde gösterilebilir olması şartıyla kişi adları dâhil sözcükler, şekiller, renkler, harfler, sayılar, sesler ve malların veya ambalajlarının biçimi olmak üzere her tür işaretten oluşabilir.” hükmü bulunmakta ve aynı kanunun korumadan yararlanacak kişiler düzenlendiği 3 üncü maddesinde ise “(1) Bu Kanunla sağlanan korumadan;
a) Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları,
b) Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde yerleşim yeri olan veya sınai ya da ticari faaliyette bulunan gerçek veya tüzel kişiler,
c) Paris Sözleşmesi veya 15/4/1994 tarihli Dünya Ticaret Örgütü Kuruluş Anlaşması hükümleri dâhilinde başvuru hakkına sahip kişiler,
ç) Karşılıklılık ilkesi uyarınca, Türkiye Cumhuriyeti uyruğundaki kişilere sınai mülkiyet hakkı koruması sağlayan devletlerin uyruğundaki kişiler,
yararlanır.” ifadesi yer almaktadır.
22/12/2016 tarihli ve 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu uyarınca marka, coğrafi işaret, tasarım, patent, faydalı model ile geleneksel ürün adlarına ilişkin hakların belge verilerek korunması ile bu haklarla ilgili diğer işlemlerde uygulanacak usul ve esasları düzenlemek üzere “Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik” 24.04.2017 tarihli ve 30047 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe konulmuştur.
Yukarıda yer verilen hükümler çerçevesinde:
-6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu uyarınca Marka, bir teşebbüsün mallarının veya hizmetlerinin diğer teşebbüslerin mallarından veya hizmetlerinden ayırt edilmesini sağlaması ve marka sahibine sağlanan korumanın konusunun açık ve kesin olarak anlaşılmasını sağlayabilecek şekilde sicilde gösterilebilir olması şartıyla kişi adları dâhil sözcükler, şekiller, renkler, harfler, sayılar, sesler ve malların veya ambalajlarının biçimi olmak üzere her tür işaretten oluşması sebebiyle, sanayi ve ticari faaliyette bulunamayan devlet memurları adına tescil edilemeyeceği düşünülmektedir.
-Ancak,657 sayılı Kanun uyarınca memurlarının ortak olabildikleri anonim ve limitet şirketler adına marka tescilleri mümkün bulunmaktadır.